SAİME OĞUZHAN

KİM DOĞRU?!

Gazetemizin bu ayki manşetinde “ŞİŞLİ BETONA DOYMUYOR” haberi  hakkında , bu köşe yazımda bir kaç kelam etmeden geçemedim.

Muammer Keskin ve çalışma arkadaşları Şişli halkının çoğunluğunun oylarlarını alarak Şişli Belediye Başkanı seçildi. Başkan Keskin adaylığı döneminde Şişli halkına şu sözü vermişti, 'Şişli'de söz de, karar da, yetki de Şişli Halkının olacak'tır.

Teşvikiye sakinlerinin, ‘Marmara Üniversitesi Nişantaşı Kampusu eski yerleşkesinin, yeşil alan ve deprem toplanma alanı olarak değerlendirilsin’ taleplerini Şişli’de yaşayan bir yurttaş ve gazeteci olarak doğru buluyorum ve destekliyorum.

Bu konuyla ilgili olarak, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in Teşvikiye sakinlerini bilgilendirmek amacıyla organize ettiği toplantıya ben de katıldım. Sayın Başkan üç saat boyunca sahnede kaldı ve mahalleliyi ikna etmeye çalıştı. Tüm eleştirileri sükunet ile dinledi, sorulan sorulara ise tek tek cevap verdi. Başkan Keskin, “ Bu projenin şiddetle karşısındaydık ama belediyemiz saf dışı bırakılmaya çalışıldı. Söz sahibi olabilmek için DAP Yapıya yıkım ruhsatı vermek zorunda kaldık, aksi takdirde inşaat şirketi Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yönelerek onlardan inşaat ruhsatını alabilecekti. O zaman biz Şişlililer olarak Bomonti Bira Fabrikasında yaşanılan duruma düşebilirdik ve hiçbir şey elde edemezdik. Çükü yasa mevzuat böyle işliyordu” dedi…

Katılımcıların çoğunluğu başkan Keskin’i anlayışla karşılayarak destek verdi. Ama bir gurup vardı ki! onların ikna olmadığı her hallerinden anlaşılıyordu. İşte bu gurubun başını çekenler Muammer Keskin’in seçim çalışmalarında yanında yürüyen yol arkadaşlarından birkaçıydı.

Marmara Üniversitesinin en güzide kampusu, TOKİ marifetiyle önce Emlak Konut daha sonra DAP Yapıya satılırken,  sivil toplum örgütleri o dönemde neredeydi?  Marmara Üniversitesi Mezunları Derneği, Şişli’nin sivil toplum kuruluşları, doğa dernekleri, siyasi partiler. Sahi!  O zaman hiç sesiniz çıkmadı. Nerelerdeydiniz? Garip ama havada olan bir sivil toplum anlayışı var sanki burada. İstanbul’un  sosyo ekonomik  düzeyi en yüksek mahallesinde, demografik yapıdan tutun da birçok değişime yol açacak devasa bir inşaat söz konusuyken,  sivil toplumun da burada kendisini sorgulaması gerekmez mi? 

Oysa Şişli’nin bu tür çekişmeler yerine yapıcı eleştirilere ve politikalara ihtiyacı var. Bu nedenle kısır politikalar bir kenara bırakılarak Şişli ve Şişli halkı yararına daha üretken çalışmalar yapılmalı.

                                                          ***

Şişli Müftüsü olarak 2015 yılında göreve atandığı günlerde gazetemizi ziyaret eden Sayın Mustafa Bilgiç şunları söylemişti, ‘Bir şehri tanımak istiyorsanız oranın yerel gazetelerini ziyaret ediniz, sizin gazetenizin bu anlamda Şişli’de faaliyette olduğunu, iyi çalışmalar yaptığınızı duydum  ziyaretinize geldim’ demişti. Mustafa Bilgiç, yerel gazeteciliğin önemli bir meslek olduğunu bu nedenle gazetelerin yaşatılması gerektiğini birçok ortamda dile getirmişti. Müftümüz Sayın  Mustafa Bilgiç görevi süresince ilçemize güzel hizmetlerde bulundu ve Kastamonu’ya  İl Müftüsü olarak atandı. Görevini layığıyla yerine getiren Sayın Mustafa Bilgiç hocamızı KENTİM ŞİŞLİ Gazetesi çalışanları olarak gönülden kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Kamu çalışanları açısından Şişli birinci sınıf bir ilçedir. Burada başarılı olan bürokratın, terfi etme şansı yüksektir. Geçmiş yıllarda güzel hizmetlerinin karşılığını alan  birçok bürokratımız oldu. Onlardan ikisi, Salih Işık Amasya Valisi, İdris Akbıyık ise Hakkari Valiliği görevine atandılar.