ŞİŞLİ BELEDİYE MECLİS ÜYESİ A. ADAYI NAZİF KEREM GÖZENER: İMAMOĞLU %10 CİVARI FARK ATACAK  

CHP Şişli Belediye Meclis Üyesi A. Adayı Nazif Kerem Gözener ile 31 Mart 2024’te yapılacak mahalli seçimler ve seçildikten sonra planladığı projeleri hakkında konuştuk. Gözener sorularımıza samimi cevaplar verdi.

KENTİM:  Sayın Nazif Kerem Gözener bu dönem CHP Şişli Belediye Meclis üyeliğine aday oldunuz, süreci anlatır mısınız?

N.KEREM GÖZENER: Ben 2019 yerel seçimlerinde de CHP Şişli Belediye Meclis üyeliğine aday olmuştum. Sonrasında 2019 ile 2021 arasında CHP Şişli İlçe yönetiminde ilçe başkan vekili olarak görev yaptım.

2019 Adaylığımdan sonra, 2024 için de aday olmayı planladığım için Belediye çalışmalarını yakından takip ettim, özellikle uzmanlık alanım olan Bütçe konusunda olumlu olumsuz onlarca eleştiri yazısı yazarak, Belediye yetkililerine katkıda bulunmak istedim. 

KENTİM: 2019’dan 2024’e  kadar Sayın Keskin’in icraatlarını başarılı buluyor musunuz?

N.KEREM GÖZENER: Genel anlamda net bir şekilde başarılı diyemem, çok daha iyisi olabilirdi. 

KENTİM: Başarısız bulduğunuz konular nelerdir?

N.KEREM GÖZENER: Sayın Muammer Keskin 2019’da göreve talip olurken birtakım vaatlerde bulunmuştu, öncelikle bu vaatlerin gerçekleşip gerçekleşmediğine bakmak gerekir: En önemli Vaadi: Sayın Mustafa Sarıgül tarafından 2010 yılında Şişli Meslek Yüksekokuluna 30 yıllığına devredilen Şişli Belediyesine ait gayrimenkullerin geri alınmasıydı. Bu gerçekleşmedi.  Sayın Keskin, ikinci döneminde de yine aynı vaatle kampanya yapmaya çalışıyor. 

Diğer vaatleri, otopark, yeşil alan, kreş, bisiklet yolları, geniş kaldırımların yapılmasıydı. Bu vaatlerin birçoğunu yapması için İBB’ye devretti. 

2019’dan bu yana her yıl iki defa vatandaşın taleplerini dinlemek için Fulya mahallesini ziyaret etti, ancak vatandaşın talepleri henüz gerçekleşmedi.

Sayın Keskin’in vaatleri ile gerçekleşenler örtüşmediği için Muammer beyin başarılı bir başkanlık dönemi geçirdiğini söyleyemem. 

Bunların dışında Şişli’nin bilinçli vatandaşlarının en çok eleştirdiği icraatlar, 2020 yılında pandemiden dolayı tam kapanma yaşanırken, Nişantaşı Marmara üniversitesi arazisi için Dap Yapı’ya  inşaat ruhsatı vermesiydi, şimdi o dairelerin bir tanesi 175 milyon TL fiyatla satılıyor ki bu da yaklaşık 6,2 milyon dolar demektir, devasa bir ranta tekabül eder. 

Bunun dışında Temmuz 2023 içerisinde Gülbahar Mahallesi Profilo arazisindeki imar artış talebinin Şişli Belediye meclisinde kabul edilmesi de, Sayın Keskin için büyük eleştiri konusu oldu. 

KENTİM: Parti yönetimi tarafından Şişli Belediye Başkan adayı olarak Sayın Resul Emrah Şahan ismi belirlendi, ne düşünüyorsunuz? 

N.KEREM GÖZENER: Belediye Başkanlığı için yanılmıyorsam 21 kıymetli aday adayı vardı. 

Yine yanılmıyorsam bu aday adaylarından 5’i meclis üyesi görevi yapıyordu. 

Sayın Resul Emrah Şahan da zaten CHP’nin meclis üyesi aynı zamanda Belediye Başkan yardımcısı idi. Yeni başkanın yine Belediye içinden biri olmasının önemli olduğunu düşünüyorum. 

Bunun yanı sıra Sayın Şahan’ın Özgeçmişine baktığımızda  Mimar Sinan Üniversitesi mezunu olduğunu görüyoruz, Mimar Sinan’ın hocaları, “biz sadece mimar mühendis mezun etmiyoruz, sanatçı mezun ediyoruz” derler. 

Mimar Sinan Üniversitesi, mimariye yeni bir boyut katmış, büyük ustanın adına yakışır bir üniversitedir. Sayın Resul Emrah Şahan’ın Mimar Sinan üniversitesi mezunu olması, zaten mesleğine, yaşadığı şehre, ülkeye değer katan bir faktördür. 

Ayrıca bir Şehir planlamacısının Siyasetteki direkt karşılık geldiği yer Belediye Başkanlığı ya da meclis üyeliğidir. 

Sayın Şahan’ın aday yapılması son derece yerinde bir karar olmuştur. Başarılı olacağına eminim! 

KENTİM: Seçilirseniz siz neler yapacaksınız, sizin vaatleriniz nedir? 

N.KEREM GÖZENER: Öncelikle belediye mevzuatında belediye meclis üyelerinin asli görevi nedir iyi bilmek gerekir, Meclis üyeliğine seçilecek kişinin bu mevzuata uygun davranması, ayrıca yapacağı görevleri ifa edecek eğitime ve bilgiye sahip olması gerekir. Meclis üyeliği her ay, iki toplantıya katılıp, el kaldırıp indirmek değildir. Meclis üyesi öncelikli olarak, belediyeyi ve başkanı denetler, alınan kararların mevzuata ve teammüllere uygun olup olmadığına göre mecliste kabul ya da red oyu kullanır. Ben öncelikle bu denetim görevimi yapacağım. Sonra, Şişli için projeler üretip önce CHP grubuna sonra belediye meclisine sunacağım, onay alınırsa gerçekleşmesi için çalışmalar yapacağım. Ama somut somut konuşmak gerekirse Şişli’nin en acil problemi otopark, yeşil alan, kreş ve kaldırım sorunlarıdır. Yapılacak otoparkları Şişli Belediyesinin kendisinin inşa etmesi, kesinlikle “yap, işlet, devret” modeli ile YAPILMAMASI gerekir, çünkü, ülke siyasetinde de CHP olarak  “yap, işlet, devret” modeli ile yapılmış köprüler, havaalanları, hastaneler, vs. gibi hizmetleri eleştiriyoruz, çünkü devletin kendisinin inşa ettiği 15 Temmuz şehitler köprüsünden vatandaşlar 15TL ücret ödeyerek geçerken, Yavuz Sultan Selim köprüsünden 35TL, Osmangazi köprüsünden 290TL, 1915 Çanakkale köprüsünden 295TL ücret ödemek zorunda kalıyorlar. Yap İşlet devret bir finansman projesidir, bu model tercih edilirse, yapılması gereken eser, gerçek maliyetinin 3 katına mal olur (en az) ve aradaki farkı vatandaş ödemek zorunda kalır. Bu yüzden Şişli Belediyesi inşa etmesi gereken tüm otoparkları kendi finansı, kendi işçileri ve mühendislerini çalıştırarak yapması gerekir, aksi halde o otoparkların kullanım ücreti yüksek olacaktır. 

Belediyecilik, hizmetleri vatandaşa büyük oranda ücretsiz ya da çok düşük ücretlerle sunmaktır, bu ilkeyi sürekli hafızamda tutarak görev yapacağım. Ayrıca Şişli belediyesinin finansman, parasal sorunu olmamalıdır, 2010 yılında Şişli Meslek Yüksekokulu vakfına devredilen gayrimenkullerin yıllık kira geliri Belediyenin yıllık toplam vergi gelirlerinin İKİ katı civarında bir rakama ulaşmaktadır, bu gayrimenkuller Şişli belediyesine geri kazandırıldığında, Şişli belediyesi ülkenin en yüksek gelire sahip belediyelerinden birisi olacaktır. 

KENTİM: İBB seçimleri hakkında ne düşünüyorsunuz? 

N.KEREM GÖZENER: 2019’da İBB için iki defa sandığa gitmek zorunda kalmıştık, umarım bu defa, tek seferde başkanımızı seçebiliriz, aynı zarfta sandığa attığımız üç 

oy pusulasından bir tanesi geçersiz kılınmamalı,  tek seferde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızı seçebilmeyi diliyorum. 

Kanaatim odur ki, Sayın Ekrem İmamoğlu %10 civarı fark atarak İBB seçimlerini kazanacaktır. Sayın İmamoğlu’nu gördüğümde ondan ricam şu olacak, “Belediyeciliğin kitabını yazın, üniversitelerin yerel yönetim bölümlerinde ders kitabı olarak okutulsun” Sayın İmamoğlu 2019’dan bu yana yokluklar içinde büyük işler yaptı: bütçeleri onaylanmadığı halde, kilometre olarak en fazla metro bu dönemde yapıldı.  

Sabiha Gökçen havaalanı metrosu 2 Ekim 2022 tarihinde açıldığı zaman, “Teşekkürler İmamoğlu” diye bir tvit atmıştım, bu tvitin altına yüzlercesi, metroyu İmamoğlu değil Şehircilik bakanlığının yaptığını bana hatırlatmıştı, bende onlara “yapana değil yaptırana bakın, 2003 yılında kullanıma açılan havaalanının metro inşaatına 2019 yılına kadar dokunmamışlar, 2019’da İmamoğlu İBB başkanı olunca inşaatı hızla tamamlayıp 2022’de açmışlar ve yaptıkları bu metronun parasını da hazinenin İBB’ye ödeyeceği bütçe ödeneğinden peşin olarak kesip kalanı ödemişler, o halde Sabiha Gökçen havalimanı metrosu için gerçekten İmamoğlu’na teşekkür etmek gerekir, diye yanıt vermiştim. 

Geçenlerde TİP başkanı Sayın Erkan Baş’ın röportajını izledim, “Türkiye İşçi Partisi hiçbir ilçe, il büyükşehir belediyesinde müteahhit aday göstermeyecek. Hiçbir müteahhidi belediye meclisine bile yazmayacağız. Niye? Bu rantçı belediye anlayışına topyekûn meydan okuyoruz. Mesela bu bir gösterge.”  diyordu, Sayınn İmamoğlu mesleği müteahhit olmasına rağmen, bütün müteahhitleri heyecanlandıran Kanal İstanbul projesine karşı çıkıyor, İstanbul’da yeni yerlerin imara açılmasına karşı çıkıyor, inşaat işlerini sadece depreme dayanıksız binaların yıkılıp yerine yeni mevzuat ve teknoloji ile yapılacak güçlü binalar olacaksa “evet” diyor. 

O halde, Sayın Erkan Baş’ın, İmamoğlu’nu bu eleştiriden azade tutması gerekir. Üstelik, İstanbul halkına ücretsiz Halk süt dağıtılması, üniversite öğrenci yurtları, kreşler, 0-4 yaş arası bebeği olan annelere ve 65 yaş üstü vatandaşlara ücretsiz ulaşım gibi Toplumcu hizmetleri hangi müteahhit düşünebilirdi, bu belediyecilik anlayışı benim hayalini kurduğum toplumcu belediyecilik anlayışıdır. Kanaatimce İmamoğlu sergilediği bu belediyecilik anlayışı ile en geç 2028 seçimlerinde Cumhurbaşkanı olacak, çünkü yolun oraya gittiği açıkça görünüyor! 

KENTİM: CHP Genel Başkanı ve yönetimi değişti, düşünceleriniz nedir? 

N.KEREM GÖZENER: Değişim devrimci bir eylemdir, son zamanlarda moda olan kelimeyi kullanarak ifade edeyim, “değişim CHP’nin fıtratına uygundur” çünkü CHP’nin altı okundan bir tanesi zaten devrimciliktir. Bu nedenle hayırlı olmuştur, Sayın Özgür Özel Genel Başkanımız, Sayın Özgür Çelik İl Başkanımız olmuştur, parti “Özgürleşmiştir”. 

CHP’nin değişim sürecini, yeni, özgürklükçü, gençleri, kadınları, gençleri önceleyen, altı oka uygun devrimci bir tüzük ile tamamlaması gerekir. 

Cinsiyet kotası %50 olmalıdır. 

Sayın Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olunca kadın istihdamını arttırdı, artık kadın vatmanlarımız, İETT sürücülerimiz, ispark parklama görevlilerimiz var, Ekrem başkanın bu anlayışı parti yönetim kademelerine de yansımalı, kadın temsiliyeti en az % 50 olmalıdır. 

14 Mayıs seçimlerinden çok umutluyduk, ne yazık ki, küçük bir farkla kaybettik ancak ülkenin genel gidişatı, 

ekonominin durumu daha da kötüye doğru gidiyor, mevcut hükümet kısırdöngü içinde, öncelikle İstanbul’da  31 Mart yerel seçimlerini kazanacağız, Ekrem Başkanı yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçeceğiz, İstanbul büyükşehir belediye meclisinde çoğunluğu alacağız.  

KENTİM: Sorularımızı içtenlikle yanıtladığınız için teşekkür eder, başarılar dileriz.