Anasayfa
Yakın gerçeklerle uzak hayaller
Mehmet Ataman
15 Haziran 2020

Jeffrey Bezos, Bil Gates, Bernard Arnault, Warren Buffett, Mark Zübberberg, Armoncio Ortega,

Larry Ellison, Larry Page, Carlos Slim Helu, Sergey Brin bir araya geldiler.

"Bunlar da kim?" demeyin. Forbes Dergisi'nin her yıl belirlediği, 2019'un dünya sıralamasına göre

ilk ona giren kişilerin adları. Şimdi de; "Neyin ilk onu?" diyeceksiniz. Açıklayayım:

Dünyada en varlıklı ve en "hayırsever" olan, ilk on kişinin adları bunlar. Hesaplama tekniklerine göre adlar değişebilir. Baştan belirteyim ki kimse alınganlık göstermesin. Kimsenin kalbi kırılmasın.

Onları, sıralamada hak ettikleri yere koyamazsam ayıp olur. "Tanrı esirgesin!" böyle büyük bir yanlışa düşmek istemem.

Adı geçen kişileri siz tanıyorsunuz ama ben, yine de birkaç sözcükle onlardan söz edeyim:

Bezos: E- Ticaret uzmanı. Amazon'un kurucusu. ABD vatandaşı, serveti yaklaşık, 116 Milyar Dolarcık.

Gates: Yazılım uzmanı, Microsoft'un kurucusu, ABD vatandaşı, serveti yaklaşık, 103 Milyar Dolarcık.

Arnault: Moda devi, Fransız vatandaşı, serveti yaklaşık 88 Milyar Dolarcık.

Buffet: Hisse senedi yatırımcısı, ABD vatandaşı, serveti yaklaşık 86 Milyar Dolarcık.

Zückerberg: ABD vatandaşı, Facebook'un kurucusu, serveti yaklaşık 72 Milyar Dolarcık.

Ortega: Giyim ve tekstil yatırımcısı, İspanyol vatandaşı, serveti yaklaşık 64 Milyar Dolarcık.

Ellison: Yazılımcı, ABD vatandaşı, serveti yaklaşık 57 milyar Dolarcık.

Page: Google'nin kurucu ortaklarından, ABD vatandaşı, serveti yaklaşık 56 milyar Dolarcık. 

Helu:  Telekomünikasyon uzmanı, Meksika vatandaşı, serveti yaklaşık 55 Milyar Dolarcık.

"Daha başka "hayırseverler" yok mu?" diyeceksiniz. Var, elbette var. Servetinin hesabını bilmeyen

ve "hayırseverlikte" birbirleriyle yarışan daha niceleri var.

Bu kişilerin yanında, bunlardan çok daha "hayırsever", ünlü aileler var. Onların da ilk beşine göz atalım:

"Rothchildler ailesi, Rockefeller ailesi, Koch ailesi, El Saud ailesi, Walton ailesi." Bu ailelerle

ilgili de bir kaç söz edelim:

Rothchildler ailesi: Almanca’da soy adları; "Kırmızı Kalkan" anlamına gelen bu aile, dünya bankacılık devlerindendir.

Rockefeller ailesi: Dünya petrollerinin imparatorları, aynı zamanda bankacılık, sanayi ve politika ile uğraşıyorlar.

Koch ailesi: Petrol, emlak, emtia ticareti,, kimya, finans, gübre sektöründe dünya devleri arasındadırlar.

El Saud ailesi: Petrol zengini, siyaset ve pek çok alanda sayısız şirket, hatta siz, devleti de olan aile diyebilirsiniz.

Walton ailesi: Dünya parakende devi. Sayısız mağaza, iki milyon yüz bin çalışanı olan dev şirketler zincirine sahipler.

Bunlardan başka çok daha "hayırsever" zengin aileler var ki pek çoğu servetinin ne kadar olduğunu bilmiyor. Bu ailelerin, varlık sıralaması anlık değişebiliyor olsa da "hayırseverlik" yarışında, hiçbiri diğerinden geri kalmıyor.

Şu anda;"Bizde durum nedir?" diye merak ediyorsunuz, değil mi? Burada da bir iki bir söz söyleyelim:

Bizde, dünya sıralamasında, devletten en çok ihale alanların ilk beşine girenlerin servet büyüklükleri, adı geçenlerin yanında mini minnacik kaldığı için bir yirmi sene daha ihale almada dünyanın ilk beşinde kalmaları gerekiyormuş. Sonrasında, onlar da

bu "hayırseverlik" kervanına katılacaklar; "İnşallah!" Davos kırgınlığımız da o zamana kadar geçer sanırım. Biliyorsunuz, bütün ciddi ve tüm dünyayı ilgilendiren toplantılar, İsviçre / Davos'ta yapılıyor ama biz şimdilik alt düzeyde katılıyoruz.

Bizimkilerin dışında, adı geçen bütün bu kişi ve aileler, 2020 Aralık ayında, Davos'ta bir araya gelecekler.

Covit 19 sonrası, "Böyle dünya düzeni olmamalı," diyerek, yeni bir dünya düzeni kurmak için komisyonlar kuracaklar.

"Bu düzenin böyle gitmemesi gerektiği konusunda anlaştık, bu kötü gidişe son vereceğiz," diye açıklamalarda bulunacaklar.

"Toplam servetimizin kırkta birini açlık, kırkta birini eğitim, seksende birini güvenlik için harcarsak, dünyada üç temel sorunu mutlaka çözeceklerini açıklayacaklar. “Bu uğurdaki harcamalarımızın tutarı, toplamda servetimizin yüzde beşi yapar ki bu da feda olsun,” diyecekler.

Zaten biz bu servetlerimizi bütün dünya insanlarının sırtından edinmedik mi? O halde; "Yüzde beşin sözü mü olur?" diyecekler.

Covit 19 bize bu yolu gösterdi ve biz de bu kararları alacağız. Artık Dünyamız güven içinde yaşayan; daha eğitimli, daha sağlıklı, daha güven içinde yaşayan insanlarla dolu bir dünya olacak. Kimse merak etmesin. Hadi herkese de hayırlı olsun! Diye, açıklamalarda bulunacaklar.

Bütün bunlardan başka, Davos'ta yeni yeni kararlar da alacaklar. Neler, diye merak ettiniz, değil mi? Söyleyeyim:

Covit 19 gösterdi ki dünya sadece kendilerine ait değil. Doğa katliamına son verecekler. Tüm canlıların yaşama hakkına saygılı olacaklarını ilan edecekler. Savaş sanayisi üzerinden para kazanmaya hayır diyecekler.

Atmosferi kirletmekten vaz geçtik. Fosil yakıt kullanmaya son veriyoruz. Siyanürle maden arama dönemi bitti.

Ormanlara kıymayacak, denizleri kirletmeyeceklerine dair söz verecekler.

Bunları duyan, diğer zengin kişi ve aileler de sıraya girecekler. "Biz de temiz ve yaşanabilir bir dünya için, üzerimize düşeni yapmak istiyoruz," diyecekler.

Bütün bu kararları aldıktan sonra da 3020' nin Aralık ayında tekrar bir araya gelmek üzere anlaşmaya varacaklar.

İşte onların, o toplantıda alacakları yeni kararları çok merak ediyorum.  Heyecanla bekleyeceğim.

"Ömrümden daha kaç yıl kaldı?" diye merak mı ettiniz? Yazının son paragrafından ömrümü çıkarmak da siz okuyucularımın işi olsun.

Hadi iyisiniz! Geleceğiniz palak görünüyor. O, "güzel günlere" ne kaldı ki..!